İndirim Sezonundan En Az Zararla Çıkma Rehberi!

İndirim sezonu başladı, her yerde %50'ye varan indirimleri gördükçe bir yandan yazın yeni başlamasıyla hiç kıyafetimizin olmadığını düşünüyorsunuz değil mi?

Eminim ki bir çoğunuzun dolabı her gün bir kıyafet giyse en az 1 ay bir daha aynı kıyafeti giymek zorunda olmadan devam edebileceği zenginlikte. Hal böyleyken gelin içimizdeki alışveriş canavarına çüş diyelim ne dersiniz?


Size demiyorum ki mağazaları gezmeyin, hobi olarak yine gezin ancak ilk görüşte aşk yaşadığınız gömleği, elbiseyi, ayakkabıyı alırken aşağıdaki soruları kendinize sorun derim.

- Buna benzer bir kıyafetim var mı?
Benim en çok yaptığım şey. Beş yüz milyonuncu kez beyaz t-shirt almaya ihtiyacım yok! Dolabınız birbirinin benzeri kıyafetlerle doluyken, tabi ki hiç bir şeyiniz yok gibi hissedersiniz.

- Mağazaya niye geldim?
Gerçekten ihtiyacınız olduğundan mı, yoksa sadece indirim yazısının cazibesine kapılıp mı girdiniz mağazaya? Eğer kafanızda beliren bir ihtiyaç yoksa, bilin ki lüzumsuz yere kredi kartı borcunuza 1-2 sıfır daha eklemek üzeresiniz.

- Almak üzere olduğum parçayı ne ile kombinleyebilirim?
Al işte çoğunlukla sınıfta kaldığım bi konu daha. O çok beğendiğiniz elbiseyi kombinleyebileceğiniz bir ayakkabınız yoksa o elbise ya o dolapta bekler, ya da yeni yeni alışverişler için size bahane yaratır.

- Bu kıyafet bana oluyor mu?
"Olsuuun, varsın bir beden küçük gelsin, hem fiyatı da çok uygun ben nasılsa zayıflarım!" demeyin, evet siz bu yıl da zayıflayamayacaksınız, evet o kıyafet 2-3 yıl gardıropta sürünüp sonrasında eşe dosta verilecek.

- Bu kıyafeti kaç kere giyebilirim?
Evet özel durumlar için 1 ya da 2 kıyafet dolabınızda mutlaka bulunmalı, ancak 1 ya da 2 kere giyeceğiniz bir kıyafeti alıyorsanız 2 kere düşünün derim.

- Alacağım şeyi seneye de giyebilir miyim?
Moda bu ne olacağı belli olmaz. Ben genellikle alışveriş yaparken zamansız şeyleree yatırım yaparken, o yıl ki trend şeyleri edinmek istiyorsam çok daha düşük fiyatlarla almayı tercih ediyorum ya da almıyorum. Her trendi mutlaka takip etmek zorunda değilim neticede.

- Bunu ödeyebilir miyim?
O 9 küçük taksitle ödeyeceğiniz kıyafet var ya, işe aynı mantıkla aldığınız diğer 20 şeyin taksidiyle bir araya gelince sizi ay sonunda çıkmaza sokuyor. O yüzden kendinize bir sorun bakalım, ekstreniz bu ay kaç sayfadan oluşacak?

- Markasına mı bayılıyorum, yoksa gerçekten beğendim mi?
O kadar çok insan tanıyorum ki, normalde yüzüne bakmayacağı şeyi sırf marka olduğu için satın alan. Eğer gerçekten beğenmediyseniz bu marka bu fiyata diye kendinizi dolduruşa getirmeyin!

- Alacağım şeyin içinde rahat edebilecek miyim?
Ben genellikle bir ayakkabı ya da kıyafeti satın alırım, sonra o kıyafetin içinde kendimi yok göbeğim pırtladı, yok memem göründü endişesi taşıyarak giymemek için giymem. Kendinizi içinde rahat hissetmeyeceğiniz şeyleri satın almayın, bilin ki eğer kendinizi rahat hissetmiyorsanız, rahat görünmeyeceksiniz.

Umarım benim gibi içindeki alışveriş canavarana "Çüş!" demeye çalışan sevgili okurlarıma bir nebze de faydalı olabilirim. Sonuçta bir çoğumuz kendimizi mutlu etmek için satın alsak da, borçlarımızla yüzleşince pek o kadar mutlu olmuyoruz. Mutlu olmak için gidin dolaşın, sevdiklerinizle buluşun, bir hobi edinin. Mutlu olmak aslında bedava....

Sevgiler....

Seher



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Videos